Diş beyazlatma daha beyaz ve sağlıklı dişlere, estetik açıdan tatmin edici gülüşlere sahip olmak isteyenlerin en çok tercih ettiği estetik diş hekimliği prosedürlerinin başında gelir. Diş beyazlatma prosedürü hasta özelinde doğru bir şekilde planlandığı ve uygulandığı takdirde tatmin edici sonuçlar alınabilir. Ancak bu aşamada diş beyazlatma tedavisinin sağlayacağı etkinin hasta özelinde yapısal özelliklere ve dişlerin mevcut durumuna bağlı olduğu unutulmamalıdır.
Diğer yandan diş beyazlatma tedavisinden elde edilen sonuçların uzun süre boyunca kalıcı olabilmesi için özellikle uygulamayı takip eden erken dönemde dikkat edilmesi gereken bazı unsurlar vardır. Bunların başında ise dişlerde renklenmeye ve lekelenmeye neden olabilecek yiyecek ve içeceklerin tüketilmemesi gelir. Bu konuda gereken özenin gösterilmemesi, diş beyazlatma uygulamasından sonra dişlerde yeniden renklenme ve lekelenme oluşmasına, tedaviden istenen faydanın sağlanamamasına neden olabilir.
Bu kapsamda, diş beyazlatma uygulamasından sonra tüketimi sınırlandırılması gereken başlıca yiyecek ve içecekler şu şekilde sıralanabilir:
- Vişne suyu, kırmızı şarap, çay, kahve ve kola gibi koyu renkli içecekler
- Alkollü içkiler, asitli içecekler ve meyve suları
- Kırmızı et, soya sosu, karamel, salça, çikolata ve ketçap gibi dişlerde renklenmeye ve lekelenmeye neden olabilecek yiyecekler
- Pasta, kurabiye ve dondurma gibi şekerli yiyecekler
Yukarıda sıralanan yiyecek ve içeceklerin tüketilmesi dişlerde hassasiyet, renklenme, lekelenme ve çürük oluşmasına neden olabilir. Diş beyazlatma uygulamalarından sonra elde edilen sonuçların uzun süre kalıcı olmasını ve diş sağlığının korunmasını sağlamak için bahsi geçen yiyecek ve içeceklerin tüketimi sınırlandırılmalıdır.
Diş Beyazlatma Uygulamasından Sonra Beslenmeye Dikkat Edilmeli
Diş beyazlatma uygulamasından sonra beslenme konusunda dikkatli olunması, elde edilen sonuçların başarısı ve kalıcılığı açısından çok önemlidir. Diğer yandan sadece basit bir kaç noktaya dikkat edilmesi ile diş beyazlatma sonrası doğru bir beslenme programı uygulanması sağlanabilir. Tek yapılması gereken, diş beyazlatma uygulamasından sonra dişlerde yeniden renklenmeye ve lekelenmeye neden olabilecek yiyecekleri ve içecekleri tüketmemektir. Bu konuda diş hekiminin tavsiyelerine uyulmaması halinde ise dişlerde yeniden renklenme ve lekelenme yaşanması riski söz konusu olabilir.
Diş beyazlatma tedavisi sonrası beslenme programına dahil edilebilecek yiyecekler ve içecekler ise şu şekildedir:
- Derisi çıkarılmış hindi eti ve tavuk eti
- Baharat eklenmeden pişirilmiş balık eti
- Beyaz pirinç, ekmek ve makarna
- Yumurta beyazı
- Beyaz peynir
- Haşlanmış patates
- Beyaz soğan
- Az yağlı ya da yağsız süt
Diş beyazlatma uygulamasından sonra bol miktarda su tüketilmesi önerilir. Su tüketimi aynı zamanda ihtiyaç duyulan tükürük üretiminin sağlanması açısından da çok önemlidir. Diş beyazlatma uygulamasından sonra hastalar dişlerini düzenli olarak yumuşak bir fırça ve diş hassasiyetine uygun bir diş macunu kullanarak fırçalamalıdır. Dişlerin temizliği sırasında diş ipi ve ağız gargarasının düzenli olarak kullanılmaması ihmal edilmemelidir. Ayrıca dişlerde lekelenmeye neden olabilecek yiyecek ve içeceklerin yanı sıra sigara ve diğer tütün ürünlerinden de uzak durulmalıdır.
Diş Beyazlatma Nedir? Kimlere Yapılır?
Diş beyazlatma, dişlere sarı renk veren pigmentleri uzaklaştırma amacıyla uygulanan bir estetik diş hekimliği prosedürüdür. Dişlerin yüzeyinde istenmeyen renklenmeler ve lekelenmeler olmasının pek çok farklı nedeni vardır. Bunların başında dişlerde renklenmelere ve lekelenmelere neden olabilecek yiyecek ve içeceklerin sıklıkla tüketilmesi gelir. Bu tür durumlarda zaman içinde dişlerde sarı ve kahverengi lekeler oluştuğu görülebilir. Buna ek olarak çeşitli travmalara ya da bazı etken maddeleri içeren antibiyotiklerin gelişme çağında kullanılmasına bağlı olarak dişlerde renk değişiklikleri ortaya çıkabilir. Kanal tedavisi uygulanan dişlerde zaman içinde su kaybı yaşanması sonucunda da grimsi bir renk değişikliği görülebilir.
Diş beyazlatma tedavisi dişin mine tabakasını hedef alır. Diş beyazlatma tedavisinden önce hasta muayene edilerek tedaviye engel bir durumu olup olmadığı belirlenir. Dişlerin yüzeyinde mine çatlağı, çürük ya da eskimiş dolgu varsa diş beyazlatma tedavisi uygulanmadan önce bu sorunlara yönelik tedavilerin uygulanması gerekir.
Bazı hastalarda farklı nedenlere bağlı olarak mine tabakasının çok fazla incelmesi söz konusu olabilir. Bunun sonucunda dentin tabakası açığa çıkmış olan hastalara diş beyazlatma tedavisi uygulanamaz. Diş etlerinde ileri düzeyde çekilme görülen hastalara diş beyazlatma yapılacağı durumlarda ise öncelikle diş etleri ve kök yüzeyleri tamamen koruma altına alınmalıdır.
Diş beyazlatma ev tipi ve ofis tipi diş beyazlatma olarak adlandırılan iki farklı yöntemle uygulanabilir. Ev tipi diş beyazlatma diş hekimi tarafından planlanan tedavinin ev ortamında hasta tarafından uygulanmasını kapsayan bir tedavi sürecidir. Ofis tipi diş beyazlatma ise diş hekimi tarafından klinik ortamında uygulanır.
Her iki yöntem kapsamında kullanılan diş beyazlatma jellerinin etken maddesinde farklılıklar vardır. Ofis tipi diş beyazlatma yönteminde etken madde oranı daha yüksek diş beyazlatma jelleri kullanıldığı için bu yöntemle daha kısa sürede daha etkili sonuçlara erişilebilir. Bazı hastalarda ofis tipi diş beyazlatma tedavisinin sağladığı sonuçları desteklemek için belirli bir süre de ev tipi diş beyazlatma uygulaması yapılması gerekliliği doğabilir.
Diş Beyazlatma Kalıcı mı?
Diş beyazlatma, estetik diş hekimliğinin en popüler uygulamalarından biridir. Ancak diş beyazlatmanın kalıcılığı, kişinin günlük ağız bakımı ve yaşam alışkanlıklarıyla doğrudan ilişkilidir.
Profesyonel diş beyazlatma işlemi, dişlerdeki renk değişikliklerini gidermek için etkili bir yöntemdir. Genetik faktörler, ilaç kullanımı, sigara, yaş alma ve yetersiz ağız bakımı gibi etkenler diş rengini etkiler. Ofis tipi beyazlatma ise en kalıcı ve güvenilir seçenektir.
Elde edilen sonuçların uzun süre kalıcı olmasını sağlamak için günlük ağız bakımına özen gösterilmeli, dişlerden renklenmeye neden olabilecek gıdaların tüketimi ve sigara kullanımı sınırlanmalıdır. Ayrıca diş hekiminin tavsiyelerine eksiksiz bir şekilde uyulmalı ve rutin diş hekimi kontrolleri aksatılmamalıdır.
Diş beyazlatma sonrası bakım çok önemlidir. Diş macunu seçimi, fırçalama teknikleri ve ağız hijyeni gibi unsurlar elde edilen beyazlığın korunmasında kritik rol oynar. Kalıcı sonuç almak için uzman diş hekimiyle birlikte hareket etmek ve kişisel ağız bakımına dikkat etmek gereklidir.
Diş Beyazlatma Uygulamasında Nelere Dikkat Edilmeli?
Diş beyazlatma işlemi, güzel ve sağlıklı bir gülüşe kavuşmak isteyen birçok kişinin tercih ettiği bir estetik diş hekimliği uygulamasıdır. Profesyonel bir diş hekimi tarafından yapılan beyazlatma işleminde, hastanın ağız ve diş sağlığının öncelikle değerlendirilmesi gerekmektedir. İşlem öncesinde diş çürükleri, diş eti hastalıkları ve benzeri sorunların tedavi edilmiş olması büyük önem taşır.
Beyazlatma sırasında, diş hassasiyeti gibi yan etkiler görülebilir. Bu nedenle, hastanın diş hekimi tarafından düzenli olarak takip edilmesi ve hastanın herhangi bir rahatsızlık durumunda diş hekimini hemen bilgilendirmesi gereklidir. Beyazlatma solüsyonlarının dişlere ve diş etlerine zarar vermemesi için profesyonel destek şarttır.
Diş beyazlatma işleminden sonra ise beslenme alışkanlıklarına dikkat edilmelidir. Koyu renkli içecekler, çay, kahve, kırmızı şarap gibi boyayıcı özelliği olan gıdalardan kaçınılmalıdır. Sigara ve tütün ürünleri de beyazlatma sonuçlarını olumsuz etkileyeceğinden tüketilmemelidir. Ağız hijyenine özen gösterilmeli, günde en az iki kez dişler fırçalanmalı ve diş ipi kullanılmalıdır.
Diş beyazlatma işleminden sonraki bakımda sürecinde hassasiyet giderici diş macunları ve ağız gargaraları kullanılabilir. Diş hekiminin önerdiği bakım prosedürlerine mutlaka uyulmalı, düzenli kontroller ihmal edilmemelidir. Ayrıca, beyazlatma işleminin kalıcılığı için gereken sürelerde yeniden profesyonel destek alınmalıdır.
Diş beyazlatma uygulaması, doğru yaklaşım ve profesyonel takip ile güvenli ve etkili bir şekilde gerçekleştirilebilir. Bireysel ağız ve diş sağlığı özellikleri dikkate alınarak yapılan uygulamalar, sağlıklı ve estetik bir gülüşün kapısını aralar.